10 Ağustos 2020 Pazartesi

Farzet ki,.

Ben yoktum, sende yoktun.
Evren,cümle cihan,
Karışık rüyalar görürken
Toz bulutu toplandı 
Hidrojen, oksijen ve fosfor
Birbiriyle çarpışıp savaştı, 
Gökyüzünün sonsuz boşluğunda
Küre şeklinde dünyayı oluşturdu. 
Bir can yaratıldı 
Belki milyon, belki milyar can
İnsan, kedi, köpek, kurt,kuş
Bitki, çiçek,böcek, 
Balık, balina... 
Aklın durduğu nice bir türler,alemler
İç içe girmiş zamanlarda
Taş devri, maden devri derken
Işığın ve ateşin önemi anlaşıldı. 
Tekerlek icad edildi para basıldı
Göçebe toplumlar koloni etrafında
Şehir hayatına alıştı... 
Yönetimler, kanunlar, hükümdarlar. 
Sınıflara ayrıldı insanlar, 
Sanat gelişti,inkilaplar ve reformlarla. 
Sanayi Devrimi, harf inkilabı sonrasında. 
Ve savaşlarlar yapıldı. 
Böyle böyle akıp gitti zaman
Bilgeler, cahiller ve zalimler
Baştan aşağı sıralanan dizide
Rolünü oynadı. 
Tabiat eşsiz güzellikte 
Aynı kaldı iklimlerde
Değişen dönen neydi aşkın pervanesinde.
Sonra ben geldim sen geldin hayata. 
Ama hep ben haklıydım
Bu ego neydi sarmalamış 
Zehirli sarmaşıkla düşünceleri,.. 
Farzet ki kurulmamış bunca düzenek
Ve yaşanmamış sayılanlar
Hepsi toprakla toz bulutuna geri dönmüş. 
Farzet ki hiç acı çekmemiş insanlık
Acılarda yok olmuş. 
Değirmen dönmüş,
Buğday un olmuş, sonra ekmek, 
Fakir de zengin de yememiş farzet.
Olmazmı? Hemde bal gibi olur
Arı zehriyle balı karıştırmadığı müddetçe
Her yaşanan birgün yaşanmamış olur. 
Emekler boşa gittikçe 
Üzüntüler, sevinçler de unutulur.
Bu rengarenk ışıkları yanan dünyada...
Bebekler büyüyüp kötü olmamış, 
Hiç bir ananın ciğeri yanmamış.
Unut ayrılıkların en can alıcı saatini. 
En güzeli bu masal dünyasında, 
Farzet ki;
En güzel aşklar bile hiç yaşanmamış. 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder