Bulut bulut parselleyip gökyüzünü
Şafak sökerken, güneş batarken
İsyanın doruğunda,
Laf salatası yapmadan
Koşulsuz ve sualsiz.
Sana gelsem.
Bir et bir kemik
Nedir bu başımıza gelen yaşam kavgası
Kaygısı ve beklentisi.
Korkusu ve heyecanı.
Hepsini topla doldur yüreğe
Ne görünür ne bilinir
Aklı yok,dili yok.
Ne gizli sırlar.
Çözemedim anlamsızlık içinde
Ben kayıptım aslında belkide yoktum
İçimde ki fırtınalar yıldırımlar çakarken
Gelde izah et kim görmüş.
Yıldızlı gecede salıncakta sallanırken
Başım değdi yıldızlara
Kaydıraktan kaydım, çakıldım
Yeryüzünün bataklığına.
Rotası,pusulası yok.
Aşkın sevdanın kokuşduğu bir dünya
Borsa ve petrol kralları
Yer altı baronları
Tutarsız çelişkiler de
Kimin umurunda gariban umutlar.
Nasılsa her ince hesap çıkar yokluğa.
Dostumla lirik şiirlerde
Pastoral şiirlere atıfda bulunup,
Dalarken uzaklara,
Belkide en güzel yerindeydi hayat
El değmemiş Amazon ormanları gibi
Doğal ve sade.
Sevgi değilmiydi ayakta tutan
Kocaman gökyüzünü direksiz göklerde
Bebeği kundakta büyüten.
Başı var sonu yok bir nehir
Aktıkça sarmalamış ruhumu
Sonsuzluk içinde,
Vicdanın, hukuktan üstünlüğüne inanmış
Gel gör ki;
Vicdanda çukurovada gömülmüş
Kimsesiz pamuk işçilerinin gönlüne.
Serenad yaparken geçmişe
Geleceğimi unuttum,
Bunca söylenmemiş cümleler varken
Ben sana sığınsam
Koşulsuz ve sualsiz
Anne sevgisi kadar
Doğal ve duru.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder